Quest Pro vs Quest 2 Karşılaştırması

Quest Pro sonunda ortaya çıktı fiyatına rağman Quest 2 ile arasındaki farkı merak ediyorsanız, Quest Pro vs Quest 2 karşılaştırması yazımızla, sadece teknik özellikleri değil tüm detayları ile sizler için karşılaştırdık. Ayrıca bu yazımızda Quest Pro özelliklerine bakabilirsiniz.

Quest Pro ve Quest 2 arasındaki farklar

Quest Pro çok daha pahalı bir VR gözlük olmasına rağmen, insanlar kaçınılmaz olarak Meta’nın bir sonraki en iyi VR gözlüğü Quest 2 ile nasıl karşılaştırıldığını bilmek istiyor. Yani burada Quest Pro ile Quest 2 teknik özelliklerine bakacağız.

XR gözlükler hakkında, sadece özellikleri değil kullanım detayları ve donanım detaylarıda çok önemli. PSVR ile PSVR 2 karşılaştırması çok benzer şekilde burada sayılara bakacağız ve ne anlama geldiklerini sizlere aktarmaya çalışacağız.

Ekran ve Optik

Bu, aslında oldukça basit olan teknik özelliklerin bir parçası. Quest Pro vs Quest 2 neredeyse aynı çözünürlükle, aralarında birbirinin önüne geçecek büyük bir fark ve geliştirme yok. Bununla birlikte Meta, Quest Pro’nun optikler sayesinde en azından biraz daha keskin görüneceğini idda ediyor.

Quest Pro yeni optikleriyle, gözlüğün küçülmesine izin vermeleri ve böylece yüzünüzde bir kutu gibi hissetmemeniz olacak gibi görünüyor. Ancak Meta ayrıca daha net olduklarını ve merkezde %25 keskinlik artışı ve periferik bölgede %50 artış sunduğunu söylüyor.

Bu, Quest Pro’nun çok daha iyi bir ‘sweet spot’ sahip olduğu anlamına gelmelidir (merceğin bir kenarından diğerine netlik farkı). Ancak, netlikteki bu sözde artışların yalnızca optiklere mi özel olduğunu veya Quest Pro’nun ekranını da kapsayıp kapsamadığını henüz bilmiyoruz. Sonuçta, çözümleme gücünüz temelde ekrandaki piksel sayısıyla sınırlıysa, artan merceğin netliği herhangi bir fark yaratmaz.

Elbette, Quest 2’nin lensinin çevresinin kesinlikle ekrandan ziyade lensle sınırlı olduğunu biliyoruz, bu nedenle herhangi bir artış, lensin genel sweet spot, gerçekten %50 ise, kesinlikle bir gelişme olacaktır!

Quest Pro vs Quest 2 yenileme hızıyla ilgili olarak… ikincisi başlangıçta 72Hz yenileme hızıyla gönderilirken, şimdi 120Hz’e kadar çıkabiliyor. Öte yandan Quest Pro, 90Hz’de öne çıkıyor ve kaynaklar, piyasaya sürüldükten sonra artmasının pek olası olmadığını söylüyor.

90Hz, bir VR gözlüğünde ‘iyi’ bir yenileme hızı için büyük ölçüde endüstri standardı olarak kabul edilirken, daha yüksek bir değerin sahip olunması güzel ama pek de önemli olmayan bir özellik olduğu kanıtlanmıştır. Quest 2’de yalnızca az sayıda uygulama 120 Hz’de çalışıyor.

Optik Ayarlamalar

Burada Quest Pro, görmekten mutlu olacağımız bazı yükseltmeler alıyor. Her iki gözlüğünde teknik olarak fiziksel bir IPD ayarı ve göz rahatlığı ayarı olmasına rağmen, Quest 2 bu konuda biraz engelleniyor çünkü lensler yalnızca üç ayrı IPD konumuna (58mm, 63mm, 68mm) yerleştirilebilir ve göz kabartması yalnızca iki tane. Bu ayarların hiçbiri gözlük takılıyken kolayca yapılamıyor.

Quest Pro ise hem IPD (55-75mm) hem de göz rahatlığı için sürekli bir ayar yapılabilir durumda. Ve her iki ayar da gözlükteki kadranlarla yapıldığından, herkesin iyi lens konumunu bulmasını daha da kolaylaştırıyor.

Quest Pro’nun küçük ama anlamlı bir avantajı da göz takip sensörleri. Gözlüğün, kullanıcının gözleri arasındaki mesafeyi otomatik olarak ölçerek ve onlara lensleri doğru şekilde ayarlamanızı önerir. Bu harika çünkü çoğu insan XR cihazları için oldukça önemli olmasına rağmen IPD değerlerini gerçekten bilmiyor ve çoğu insan görsel çıkarım yoluyla doğru IPD konumunu bulma konusunda özellikle iyi değil.

Yeni kullanıcılar için IPD ayarları değişkenlik içerdiği için bazen kötü bir görselle dalış yapıyorlar ve bunu anlamıyorlar buda özellikle yeni kullanıcılar için kötü bir deneyim olmasına neden oluyor.

İşlemci ve RAM

Qualcomm Snapdragon XR2, sürükleyici XR gözlükler için endüstri standardı çiptir ve gözlüğün iki yıl önce piyasaya sürülmesinden bu yana Quest 2’ye sadık bir şekilde güç vermiştir. Ancak Quest Pro ve tüm ekstra sensörleri için Meta’nın daha fazla güce ihtiyacı var. Şirket, yeni nesil XR2 yongasını beklemek yerine Qualcomm ile Snapdragon XR2+ adını verdiği bir geçici çözüm üzerinde çalışmış gibi görünüyor.

XR2+ kelimenin tam anlamıyla XR2 ile aynı çip ama iki katı RAM (12GB) ve aşırı ısınma olmadan daha yüksek hızlarda çalışmasına izin veren daha iyi bir soğutma çözümü ile destekleniyor. Bilgisayarında hız aşırtma uygulayan herkes, işlemci performansında ne kadar ısının sınırlayıcı bir faktör olduğunu bilir; Bu yoldan gidersek Meta’nın Quest Pro’nun aynı çipten %50 daha fazla güç aldığı iddiası mantıksız değil.

Aklımızdaki en büyük soru, bu ek gücün ne kadarının, gözlüğün sistem düzeyindeki işlevleri için ayrılan ekstra gücün aksine, mevcut içeriği daha yüksek doğrulukta çalıştırabilen bir VR gözlüğe dönüştüğü. Ekstra gücün çoğunun ikincisine gittiğini tahmin ediyoruz. Sonuçta, Quest Pro yalnızca daha yüksek çözünürlüklü sensörlere sahip değil, Quest 2’ye kıyasla altı ek sensöre sahip.

Durumun böyle olduğunu varsayarsak, mevcut Quest 2 oyunları muhtemelen Quest Pro’da daha iyi çalışmayacak, işlem gücündeki faydalar ise gelişmiş geçiş ve yüz izleme gibi sistem düzeyindeki yeteneklerden yararlanan yeni uygulamalar şeklinde gelecek.

Görüş alanı

Bu, özelliklerin oldukça net ayrıştığı başka bir özellik, iki gözlük arasında görüş alanında özellikle belirgin bir fark yok.

Bununla birlikte, Quest Pro’daki yeni göz ayarının güzel bir avantajı, herkes lensleri kendi rahat edebileceği kadar gözlerine göre ayarlayabilecek olması. Değişen yüz topoğrafyasıyla, lens konumu statik olduğunda insanlar oldukça farklı görüş alanları deneyimleyebilirler. Lensleri ileri ve geri hareket ettirebilme özelliği, daha fazla insanın, lenslerin hareket edememesine kıyasla Quest Pro’nun maksimum görüş alanını deneyimleyebileceği anlamına gelir.

Görüş alanıyla ilgili bir başka not, Quest Pro’nun açık bir çevresel görünümle tasarlandığıdır (dış dünyanın mümkün olduğunca çoğunu engelleyen Quest 2’ye kıyasla). Bu, gözlüğün geçiş modunu daha doğal hissettirmek için yapılmış.

Quest Pro ayrıca dış çevre görünümünün çoğunu gizlemek için manyetik olarak takılan ‘ışık engelleyiciler’ ile birlikte geliyor. İsteğe bağlı bir ‘tam ışık engelleyici’ aksesuarı daha da ileri seviyede ve dış dünyanın mümkün olduğunca çoğunu engellemek için daha eksiksiz bir yüz kapatması sağlar.

Gelecekte, çevresel görüş alanını gerçek dünyaya açmak veya kapatmak için bir tür dinamik çözüm görmek güzel olurdu, ancak her durumda, Quest Pro bu konuda yüksek düzeyde esneklik için iyi notlar alıyor.

Ağırlık

Quest Pro 722g ağırlığa sahip,503g ağırlığa sahip Quest 2’ye göre daha ağır cihaz. Ancak, Quest 2 503g olsada rahatsız edici, yumuşak kayışa sahip. Bu yüzden Quest 2’ye daha iyi bir kayış ekleyen herkes için, Quest Pro’da gördüğümüze çok daha yakın bir ağırlığa denk geliyor. Örneğin, Elite Kayışlı Quest 2, 625g veya üzerine fazladan bir pil ekliyorsanız daha da ağır olabiliyor.

Quest 2’de iyi bir kayışınız olduğunu varsayarsak, Quest Pro aslında o kadar da ağır değil ve daha kompakt olması, başınız hakkındaki momentumun bir miktar azalacağı anlamına gelir. Teoride bu, Quest Pro’yu daha rahat bir gözlük yapma potansiyeline sahip, ancak bu Quest Pro’nun kullandığı ‘halo’ tarzı kafa bantlarını sevip sevmediğinize bağlı olacak.

Pil ömrü

Quest 2, yerleşik ek pillere sahip kayış pazarını harekete geçirecek kadar şarj süresi kısaydı (Meta kendi pil kayışını bile üretmeye başladı !). 1-2 saatlik pil ömrü ile Quest Pro, bazı kullanım durumları için sorun yaşayacağı için pil ömrü yüzünden fırsatları kaçırabilir.

Meta, bu sorunu, insanları güzlüğü her zaman şarjlı durumda tutmaya teşvik edecek olan dahili bir dock ile çözmeye çalışacak kadar akıllı.

Ancak birçoğunun Quest Pro’dan daha fazla çalışma süresi isteyeceği neredeyse kesin. Kayışın arkasında zaten bir pil olduğu için, kayışlara bağlı pillerin kulaklık için popüler bir aksesuar haline gelmesi muhtemeldir.

Kontrolör Takibi

Bu, Quest Pro için doğrudan bir kazanç olacak (izleme performansından ödün verilmediğini varsayarsak). Yerleşik içten dışa izleme ve yeni özellikler ile Touch Pro kontrolörleri her yönden daha iyi.

Kontrolörlere daha sıkı bir ağırlık merkezi sağlayan ve onları birbirine çarpma olasılığını azaltan izleme halkası artık yok.

Yerleşik içten dışa izleme, elleriniz yanınızda, arkanızdayken veya birbirlerini kapatıyor olsalar bile, kontrolörlerin her yerde izleyebileceği anlamına gelir.

Ardından, kontrol cihazlarını kullanmanın yeni yollarını açan geliştirilmiş haptikler, yeni bir sıkıştırma sensörü ve yeni bir ekran kalemi sensörü var.

Neyse ki, kontrolörler her ikisiyle de uyumlu olduğundan, bu hem Quest Pro hem de Quest 2 için bir kazanç! Ucuz olmasa da istiyorsanız, 300 $ karşılığında Quest 2’ye Touch Pro denetleyicilerini ve yeni özelliklerini ekleyebileceksiniz.

Yüz İzleme

Bu elbette Quest Pro için bir başka büyük kazanç. Gözlüğün mikrofon setinde, gözlerinizi ve yüzünüzü izleyen ve gözlüğün ifadelerinizin oldukça çekici bir modelini oluşturmasını sağlayan içe dönük beş sensör bulunuyor. Bu erken aşamalarda bile, sosyal VR ortamlarındaki avatarların hissinde büyük bir fark yaratıyor.

Göz izleme, sosyal ortamlarda daha doğal görünmenizi sağlamaktan çok daha fazlası için de kullanılabilir, hatta yukarıda bahsettiğimin ötesinde (göz izleme, Quest Pro’nun kullanıcılara belirli gözleri için ideal lens konumunun nerede olduğunu söylemesini nasıl sağlar).

Girdi için göz izleme kullanılabilir ve geliştiricilere, bir oyunun daha sezgisel olması veya bir korku oyunu gibi bir şey olması durumunda daha da bu korkutucu olabilir.

Bunun ötesinde Quest Pro, sahnenin yalnızca sizin baktığınız yerde yüksek çözünürlüklü bir bölümünü oluşturmak için göz izlemeyi kullanan dinamik foveated oluşturmayı destekliyor. Bu, işlem gücünde bir artış olmadan dünyanın daha ayrıntılı görünmesini sağlayacak.

Meta, geliştiricilere foveated rendering çözümünün sağlanacağını, ancak kendi çözümlerini uygulamalarına da izin verileceğini söyledi.

Ses

Quest 2 gibi Quest Pro da kafa bandında yerleşik ses kullanıyor. Yine de tatmin edici müzik tutkunları veya maksimum daldırma arayan oyuncular için çok iyi sonuç veremeyecek, ancak Meta, Quest Pro’da “çoğu durumda yarım oktavdan daha derin bas tonları sunabilen” hoparlörlerde bazı iyileştirmeler yaptığını iddia ediyor. Ayrıca, Quest 2’ye kıyasla gözlüğün giden sesini 10dB azalttığını ve gözlüğün dışındakiler için sesleri daha sessiz hale getirdiğini söylüyor.

Geçiş Görünümü

Hem Quest Pro hem de Quest 2, geçiş görünümü ve geçiş AR yeteneklerine sahipt, ancak Quest Pro açık ara üstün bir deneyim sunuyor. Quest Pro yalnızca tam renkli geçiş elde etmekle kalmaz, aynı zamanda görüntü de daha yüksek çözünürlükte veriyor.

Meta, Quest Pro’nun öne bakan sensörlerinin Quest 2’deki 648 × 488 sensörlere kıyasla 1.280 × 1.024 olduğunu onayladı. Bu, Quest Pro’da gerçek dünyanın önemli ölçüde daha net bir görünümünü sağlıyor.

Arttırılmış sensör çözünürlüğü, yalnızca geçiş görüntüsünün daha iyi göründüğü anlamına gelmiyor, aynı zamanda Quest Pro’nun muhtemelen etrafınızdaki dünyanın daha doğru bir derinlik tahmini oluşturması anlamına geliyor; bu, stereoskopik yeniden yapılandırmanın ne kadar doğru olduğunu bildirerek, özellikle kenarlarda derinliği daha gerçekçi kılıyor. Bu, gözlüğün çevrenizdeki dünyanın geometrisini anlamasının biraz daha az kaba olduğu anlamına gelir ve geçiş AR görünümünü ve hissini biraz daha gerçekçi hale getirir.

Nihayetinde Quest Pro, yüksek kaliteli bir AR veya VR deneyimi sunan tek bir VR gözlük gibi hissetdiriyor, bu yüzden Meta’nın karma gerçeklik olarak adlandırdığımız ilk VR gözlüğü diyebiliriz.

Quest Pro vs Quest 2 karşılaştırması ile iki VR gözlüğü arasındaki farklar hakkında bir çok detayı sizinle paylaşmaya çalıştık. Değinmediğimiz ve sizin merak ettiğiniz sorularınız varsa yorum olarak yazabilirsiniz.